2 Mayıs 2018 Çarşamba

Sermaye Dini – Paul Lafargue



Tembellik Hakkı, eğleneceğimi düşünerek merakla elime aldığım ve şaşkınlıkla karışık okuduğum nefis bir kitaptı. Düşünsenize hiç durmadan çalışması istenen işçilerin, kazandıkları parayı harcayamaması üzerine tatillerin ortaya çıkmasını…

Yeni  kadın yayıncılardan birinin, Ege’nin bir köyüne gitmek isteyen ya da gidenlerle ilgili yazdıkları aklıma geliyor bu noktada… Böyle sade bir yaşantıyı hayal ederek hatta gerçekleştirerek köylüleri, yoksul insanları aşağıladıklarından bahsediyor. “Nasıl yani” dediğimi hatırlıyorum okurken! Bunu gerçekten yapıp, hayatını oraya adapte etmiş ve köylük yerde iş kurmuş, hayatı özgürce yaşayabilen başka nefis bir yayıncı geliyor aklıma sonra… İnsanların sadelikle, doğayla iç içe, bir nevi özgürce yaşamak olan tercihlerini diğerlerini aşağılamak olarak görmek, ezilmişliklerimizin yansıması sanırım. Başarının deniz manzaralı bir ofisten anları göstermekle eş olduğunun düşünülmesinin hissettirdiği burukluk… Lafta Ege’nin bir köyüne gidelim ama çocuklarımızın özel okulları var diyenlerden bahsetmiyorum. Gerçekten bunu yaparak doğaya, doğal olan yakın olup, kendi ekip biçtiğini yiyerek yaşayan insanlar bu topluma gerçekten bir şeyler kazandıracaklar, inanıyorum. Öte yandan gerçekten eğitimli insanların doğaya dönüşleriyle siyasetin diğerlerine kalıyor olmasından çıkıyor belki de sorunlar. İnsanoğlu yönetilmek zorunda mı? Bu noktada “sermaye” giriveriyor konuya.

Paul Lafargue, eğlendiren diliyle sosyalizmin giderek yayılmasıyla yapılan bir toplantıyı anlatıyor.Bir yandan gülümsüyorsunuz bir yandan gerçekliğin dehşetiyle karşı karşıya kalıyorsunuz. Sosyalizme karşı yeni bir kavram arıyor, yöneticiler, bilim insanları, din adamları… Göz gezdirmeniz tavsiyesiyle… Geçen yüzyıldan fazla zamanda değişen hiçbir şey olmadığını buruklukla karışık çaresizlikle okumak için…

“Baylar, burada Katolik inancının maddelerini tartışmak değil,önümüzdeki toplumsal tehlikeye çözüm aramak için toplandık. İsterseniz Voltaire’i yeniden yazabilir, dinle istediğiniz kadar dalga geçebilirsiniz, ama şu konuda hiçbir lafımız olamaz, alt sınıfların hırs ve açgözlülüğünün hızını kesecek en iyi fren, yine dindir.” Sh33

“Varlığı kimileri için korkunç ve ürkütücüdür, kimilerine ise gencecik bir ana kadar müşfik görünür. Sermaye ne zaman bir yere saldıracak olsak insanları, hayvanları ve önüne çıkan her şeyi kasırga gibi ezer, ufalar, geçer. Avrupa Sermaye’si Mısır’ın üzerine çullandığında öküz, kağnı ve kazma-kürekleriyle birlikte fellahları avucuna alıp ayaklarını yerden kesti ve hepsini Süveyş kıstağına çekip götürdü; demirden eliyle iki büklüm çalışmaya zorladı onları, güneşte yaktı, ateşler içinde titretti, açlık ve susuzlukla işkence ve terbiye etti: kanalın iki kıyısı onlardan otuz bininin kemikleriyle kaplandı. Sermaye genç ve kuvvetli, uyanık ve sağlıklı, özgür ve neşeli insanları yakalayıp hepsini fabrikalara, dokuma tezgahlarına, madenlerine hapsetti; hepsini ocağa atılmış kömür gibi eritip tüketti; kanlarıyla suladı oraları, etlerini taş kömürüne, kumaş ilmiğine, makinanın çeliğine kattı; ….” Sh 36

Arka Kapak

Yaklaşık 130 yıl önce, Paul Lafargue’ın önderlerinden biri olduğu Fransız İşçi Partisi’nin yayın organı Le Socialiste’te yayınlanan bu küçük güldürü hem tarihsel bakımdan hem de argümanının yalınlığı ve gücü bakımından Marksist literatürün gerçek bir klasiği sayılmalıdır.
Fransa’da Marksizmin gelişme kaydettiği bir dönemde sermayeye ve sermaye düzenine dair Marksist tezleri dinin toplumsal kontrolü güçlendiren karakteriyle ilişkilendiren Lafargue, sermayenin nüvesindeki dinseli afişe ediyor. Sermaye Dini’ndeki metinlerin yapısını Kitab-ı Mukaddes geleneğine uygun şekilde oluşturarak, Marx’ın yaşamı boyunca sürdüğü siyasal iktisat eleştirisinden devraldıklarını, dinin ve sermayeyi yeni bir din olarak kabul eden kapitalizmin eleştirisine yönlendiriyor.

Kapitalizmin geçirdiği dönüşüme rağmen, sermayenin mantığının ve doğasının hiçbir şekilde değişmemesi nedeniyle güncelliği koruyan bu metin,  hicivle kurgunun, yer yer analitik değer taşıyan pasajlarla, zekice yapılmış propagandanın başarılı bir harmanı.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

LinkWithin

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...