9 Temmuz 2013 Salı

Kemah - Erzincan-


Divriği gezimizde bizi ilk olarak Erzican’ın Kemah ilçesi karşıladı. Tarihi dokusu zengin olsa da  doğal kaynakları yetersiz olan Kemah, hızla nüfus yitirmekte olan yerleşim alanlarımızdan. İlk durağımız sarp dağlar arasında nazlı nazlı akan yeşil Karasu. Bizi Kemaliye’de göreceğimiz Karanlık Kanyon’a hazırlıyor sanki. Burada 2001 yılında kaybettiğimiz şehitlerimiz için bir anıt var.


Ayazma Vadisi’nde dere kenarından kale kalıntılarına doğru gidiyoruz. Kaya üzerinde terk edilmiş bir ev. İskeleti hala duruyor. Çıkmasıyla hoşuma gidiyor. Kemaliye’de de göreceğim gibi evler hep çıkmalı…


Kim bilir kimlere ev sahipliği yaptı derken kale suruna geliyoruz. 


Üst kısımları kıvrımlı. Benzerini  daha sonra Divriği’de de göreceğim. O dönemde nehir kenarları yönlendirmiş yerleşimi. Dolayısıyla sarp kayalar üzerinde suya yakın yapılmış bu kaleler. Arkasından yürüyüp içine doğru gidebilirmişiz ama uzun bir yol olacağı için gitmedik. Belki bir dahaki sefere, bir yürüyüş yolculuğuna kısmet olur diye geçiriyorum içimden. Sahi neden olmasın ?


Mengüceklerden kalan türbe sonraki durağımız. Tuğla olması konusunda uyarıyor rehberimiz. Gerçekten her tarafı taş olan bir yerde tuğla bir yapı, İran’dan getirilen özelliklerden olduğunu ekliyor daha sonra.

 

Çatıları sekizgen onarırken saçla –metalle-  kaplamışlar.


Eski mezar taşlarındaki detaylar hoşuma gidiyor. Sarıklarından süslerine hepsinin birer anlamı var. Bu süslerin anlamı neydi diye düşünüyorum. Sahi eski mezar taşlarıyla ilgili bir kitap alacaktım nedense baktığım halde sonraya erteledim. Ah bu ruh halim …

Burada ağaçlar altında dinlenme yeri de var. Az biraz soluklanıyoruz. Kemaliye'ye doğru yola devam... 


2 yorum:

LinkWithin

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...