Sanayi devimiyle, çarklar
arasında kaybolan işçi sınıfına dair bir nevi John Steinbeck romanı okuyor gibi
tam da öyle değil. Çünkü sanayi devrimini geçirmiş, işin teknoloji kısmındayız
ve insan köleleştirilmekten öte bir kenara atılıyor. Sonuç gene aç gene çaresiz.
Üstelik doğayı yok etme işinde öyle ilerlemişiz ki betonlardan, madenlerden göz
gözü görmüyor. Aman boş yer kalmasın. Bu
Anadolu'nun tarımla geçinen insanını da çoktan bir kenara itmiş. Çıkış yolu bulmaya
çalışan insanlar, sermaye karşısında oradan oraya savruluyor.
Burnumuzun dibinde bir yerlerde
olanlar, belki o tepenin ardında hem çok uzak hem nasıl yakın. Doğduğum
topraklarda, uzun zamandır hissettiklerim... Belki bu Manves City ve
Sürüklenme'yle ilgili yazıyı yılın son iki gününe bırakmamalıydım. Ama bu sene
iyi geçmedi benim için, biran önce geçsin gitsin istiyorum. Okuduklarımın
yansıması da eşlik ediyor bu düşünceye. Bu ikilemeye bir üçüncüsü de
eklenecekmiş. Latite Tekin'in satır aralarını derinleştiren, düşündüren, sürpriz yapan satırlarıyla
tekrar buluşacağım sanırım. Hatta önümüzdeki yıl, her kitabını okumak gibi bir
düşüncem de var. Peşpeşe ... Nefis bir yıl olsun o zaman isteklerimizle,
sağlıkla, müjdeli haberlerle, bol çalışmayla buluştuğumuz...
Arka Kapak
"... bizim gelincik tarlamız
da bir dahaki bahara yok, Manves almış orayı da, üst yamacından çevirmeye
başlamışlar bile, telefon fabrikası kuracaklarmış, Erice'nin yoksulu, sahipsizi
bol nasıl olsa, işçi bulmaktan yana sıkıntı çekmiyorlar.
Manves City, Türkiye'nin büyük
şirketlere teslim olan bir beldesinde, Erice'de yaşananları gözler önüne
seriyor. Yıllar sonra hapisten çıkıp memleketine dönen Ersel, dev üretim tesislerinin ve
fabrikaların ele geçirdiği bir Erice'yle karşılaşır. Yuvası dağılmış olan Ersel
kayıplara karışan üvey kızının peşine düşer. Bu dokunaklı yolculuğunda, yerel
bir gazetede yazılarıyla halkın sesi olan çocukluk arkadaşı Nergis, ona eşlik
edecektir.
Sürüklenme'yle aynı anda
yayımlanan Manves City, yoksullaşan insanların, yok edilen doğanın, katledilen
kadınların, kirlenen derelerin, acımasız holdinglerin, günümüz Türkiye'sinin
romanı. Latife Tekin, Sürüklenme'yle birbirine el uzatan Manves City'de
yepyeni, duru bir dille işsizleri, yoksulları, ağaçları, çocukları; bu büyük
yıkıma direnenleri yazıyor."
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder