17 Haziran 2014 Salı

Rusya'nın Gizemi ve Beyaz Geceler -1-

Sürekli aydınlığın algı kaymasına yol açtığı, neredeyse bitmeyen gündüzlerde hissettiklerimle ilgiliyim daha çok. Beyaz gecelerdeyim… Yıllar sonra tekrar elime aldığım Dostoyevski’nin romanı, bir tur adı olarak çağırınca karşılık vermeden durabilir miydim? Bu sefer yönüm kuzeye doğru… 


Uçak penceresinden görebildiğim geniş bir alana yayılan parça parça yerleşim alanları ve devasa ormanlar. Yeni gelişen bir şehir gibi geliyor biran. Oysa M o s k o v a ’nın üzerinden aşağıya doğru süzülüyoruz.

Soğuk savaşın titreten ülkesinde insanlarla ilgili ilk izlenimim havaalanından, kesinlikle acele etmiyorlar. Siz turistmişsiniz, o ülkeye para kazandırıyormuşsunuz, hiç önemi yok. Bir gözünüz açılmamış gişelerde, pasaportunuzu damgalatmak için bekliyorsunuz. Bir de vizeyle girseydim, ucuz atlatmışım gibi şeyler geçiyor aklımdan gülümsüyorum.  (Tüm tur boyunca belirgin bir şekilde yaşanacak bu durum, henüz farkında değilim.) 

Ve işte sonunda otobüsümüzdeyiz, devasa yollarda. İlk gün bir heves Kızıl Meydan’a doğru yol alıyoruz. Yolların genişliği trafik sıkışıklığına çözüm değil. İşte Rusya’yla ilgili bir başka bilgi; arabalar çok ucuz, evlerin fiyatlarıysa astronomik rakamlara varıyor. Hatta Kızıl Meydan civarında ufacık bir yeri olanlar satıp kira geliriyle rahatlıkla geçinebiliyorlarmış.


O güne kadar ismini bile bilmiyordum desem, soğan kubbeleriyle, rengarenk haliyle Rusya’nın simgelerinden benim için oysa; Aziz Vasili Katedrali. Katedralle aramızda nispeten dar sayılacak bir yol var. Türkiye’de iki dakikada karşıya geçilebilecek bir yer yani. Ama rehberimiz yer altı geçidini kullanmamız gerektiğini söylüyor. Gezimiz boyunca sıklıkla göreceğimiz uzun limuzinler ve gelinler de var çevremizde. Gelinler, damatlar ailelerle fotoğraf çektirmeye gelmişler. Ve hepsi geçidi kullanıyor. Değişik geldi biran, o topuklularla epey bir dolanmış oluyorsunuz işte. İster istemez Türkiye’ye gel git oluyor akılda elde değil.

Aziz Vassily Katedrali’ni yabancılar, esrarengiz Rus ruhunun bir işareti olarak algılıyorlarmış. Bir Fransız diplomatı burayı “altın bir balığın pulları, bir yılanın derisi, bir kertenkelenin değişen kabuğu, bir güvercinin gagası ve boynu’nun birleşimi olarak tanımlamış!

Arkamızı dönüp biraz yürüdüğümüzde Kızıl Meydan. Nasıl bir imajı varsa artık aklımda devasa hatta uçsuz bucaksız bekliyorum. O da ne biraz küçük mü geldi ? Aziz Vasili’yi arkama aldığımda sağda uzun bir devlet alışveriş merkezi olan GUM, solda Kremlin’in kırmızı duvarları, karşıda Tarih Müzesi. Moskova’da kaldığımız birkaç gün boyunca gittiğimiz önemli yerlerin Kızıl Meydan’a  ya da Kremlin’e baktığını gördüm. Yani Moskova’nın Meydan’dan halkalarla genişlediğini doğrulamış oldum. Hatta sırt çantamı alıp gelsem de olurmuş dediğimi itiraf ediyorum.

Bu arada Kızıl Meydan adının komünizmle bir bağlantısı olmadığını öğreniyorum. Eski Rusça’da “güzel” anlamına gelen “krasn” sözcüğünden türetilmiş. Kızıl Meydan Rusça’da Krasnaya Ploshcad olarak geçiyor. Aziz Vasili Katedrali’nin önünde tören için bir alan ayrılmış. Yeltsin’le birlikte 12 Haziran Rusya’nın bağımsızlık günün olarak kutlanıyormuş. Ciddiye alınıyor mu tam anlamadım desem…

Meydan’ın güneyindeki Tarih Müzesi’nin ardında bir meydan daha var.  Yeraltındaki alışveriş merkezine buradan giriliyor. Yeri, dışarıdaki McDonalds’la kolaylıkla anlaşılıyor. Burada her türlü Batılı markayı bulabiliyorsunuz. Bu arada GUM yani devlet alışveriş merkezinde de durum aynı. Lüks ve batılı birçok marka rahatlıkla bulunabiliyor. Bir de paranız varsa ne ala… Evet Rusya çok pahalı. Para birimi Ruble. 1 Euro 45-50 Ruble civarında.

Az kalsın unutuyordum Kremlin duvarları önünde Lenin mozolesi var. Mumyalanmış hali görülebiliyormuş. Stalin de burada yatıyor. Birkaç gün boyunca Kızıl Meydan’a gidip geliyorum sıklıkla, gece 10 civarı yani hava gündüz gibiyken de kalabalık. Kışı merak ediyorum, karlar altında, ışıklandırılması hoş olabilir ama benim için fazla soğuk. Aziz Vasili Katedrali, Kremlin’i, herkesin keyifle yayıldığı parkıyla, masal kahramanlarının heykellerinin olduğu havuzla hafızaya kazınıyor Kızıl Meydan. Bu sefer biraz daha kısa yazacağım demiştim kendi kendime, uygulamaya çalışıyorum, olduğu kadar…


4 yorum:

  1. Kısa tutma bence. Devamı olacak mı?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. arada kendim dönüp okuduğum için mesela tarihçelere de giriyordum ara ara, onları yazmıyorum Moskova 2 , St Petersburg 2 ya da 3 bölüm daha olacak galiba teşekkürler güzel yorumun için

      Sil
  2. Bence de yazın. Tarihçe çok ilgimi çekiyor. Sanki ansiklopedik bilgi gibi geliyor değil mi size? Oysa yaşamışlık duygusu veriyor bana. Güzel, ilginç yerler olmakla kalmıyor okuduklarım. Merakla bekliyorum gezinin devamını.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. okumasını zorlaştırıyor diye sitemler aldığım için hem ben de uzun yazılarda yoruluyorum galiba ... teşekkür ederim devam ediyorum

      Sil

LinkWithin

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...