“Üstelik bu sefer kömürlükten
atlamak da olası değil, çünkü çok sağlam, kale kapıları karşımda dimdik, yine
dolaşmaya başladım.”**
Hadi bakalım girer misin bir
etkinliğe, seçer misin okuyacağın ilk sanal kitaptan bir cümle, öylece kalakalırsın.
Bir yandan bu cümleyi kurduran konuyu çok merak ediyorum, bir yandan nasıl
devam edeceğimi… Ama amaç da bu değil mi
zaten zihin pıratiği. Tamam o zaman, gözlerimi kapatıp cümleye bırakayım
kendimi.
Hani doğduğun evin alt kısmında
odunluk olarak kullanılan, oda oda karanlıklar ülkesi. Sanki o dehlizlerde
kaybolacakmışsın gibi yalnız giremediğin hani. Hep bir merak, biraz korku…
Büyüdüğünde devasa hatırladığın her şeyin nasıl da küçüldüğünü görüp
gülümseten, çoktan yerinde yeller esen, öyle bir kömürlük mü sahi yukarıdaki…
Peki o dehlizlerin üstünde
hatırladığın ilk doğumgünü partin? Mumsuz, pastasız bir parti mi olurmuş. Ama
ya şu pinyata, hani delik deşik ettikten sonra yere düşen şeker ganimetlerine
üşüşülen... Evet evet tam korsan işi, uzaktan bakarken bir yandan güldüren bir
yandan eldeki makinayla poz yakalamaya çalışılan.
Ya bu
kaplumbağa pastaya ne demeli? Hımm ilk doğumgünü partindekileri hatırlamaya
çalışmak mı işte önünde güzeller güzeli bir parti, yerinde duramayan bir sürü şekerlemeyle birlikte...
Bir yandan fırtınadan sersemlemiş,
bir yandan sonrasındaki sessizlikle şaşkına dönerken masaya oturup koyu bir
sohbete dalmak en güzeli. Sahi biz neden bahsediyorduk? Bir cümle, bir kömürlük
ve sevilenlerle geçirilen böylesi güzel bir gün, etkinliğin ikinci günü olsun o zaman...
**Zafir Konağında Bir Tuhaf Zaman - Güngör Tekçe Sayfa 15
Ne güzel de bağlayıvermişsin Mine'cim iyi oldu bu iş, kafamızı yoruyoz iyi oldu iyi...
YanıtlaSil: ) seninkine bayıldım asıl
SilGirdiğim yorumla gözükmüyor. I pad den. Burada kabul ettiği google şifresini pad de uygun görmüyor, ne yapsam :-(
YanıtlaSilTeknoloji üssü ama özürlü anne
ya sorma ben de öyleyim ama şifreyi kabul etmesi lazım (
Sil