13 Kasım 2012 Salı

Macbeth - William Shakespeare



Gaz maskelerini görünce bir an Hitler dönemine mi uyarlanmış acaba diye geçirdim aklımdan ya da doğru oyunda mıydık ? Maskelerini çıkaran cadıların, henüz okuduğum oyundan tanıdık replikleriyle merak içinde izlemeye başladım. Zorba’nın zarif baleye aktarımına bayılmıştım ya bu oyunun da modernizasyonunu merak ediyordum, o kadar sevecek miydim, hele de bu kadar genç bir kadroyla.


Kenter  Tiyatrosu’na en son gittiğimde fena halde rutubet kokuyordu. Şimdiyse son derece teknolojik dekorların yer aldığı, yeni boyandığı belli kokusuyla oldukça hoş bir yer gibi geldi, çaycıları hastalandığı için çay içemesek de… Kendimce önlerde ve ortalarda diye aldığım yerimiz dekorun genişlemesiyle en öndeydi. Yani oyuncular burnumuzun dibinde oynuyordu. Ah bir de öksürük kırizim … Neredeyse bir ay önceden organizasyon yap, yerini ayarla, biletlerini al, soğuk algınlığıyla gittiğin oyunda bir öksürük kırizi geçir! Ne diyebilirim, çıkamadım çünkü koltuk araları çok dardı, arada da bırakmak istemedim devamını izlemek için.  Neyse ki tekrar etmedi. 

Shakespeare’in büyüklüğü insan doğasını bu kadar iyi tanıyıp anlatmasından geliyor olsa gerek.  Yüzyıllar önce yazılmış bir oyunda Hitler’e gidip gelen aklımla bunu bir kez daha doğruladım kendimce. Oyunculukları değerlendirecek kadar yetkin olmasam da dekorlardaki teknolojinin nefisliği, çirkefliğin ve izleyicinin dikkatinin çekilmesi için yapılanlar hoşuma gitti. Bir de oyuncular tam önümüzde oynamış var mı bizden keyiflisi … 

2 yorum:

  1. Cadılara gaz maskesi takmak...
    Muhteşem bir fikir olmuş:))))
    Macbeth'in en sevdiğim figürlerini böyle görebilmeyi isterim ben de

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. daha çok yorumlansın daha çok seyredelim :)

      Sil

LinkWithin

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...