9 Haziran 2010 Çarşamba

Pirinçler Kendilerini Yalnız Hissedince - Ayıplı Dolma




Pirinçler yetiştikleri çeltik tarlasında mutluluk içinde oyunlar oynayıp, sabahlara kadar yüzüp eğlenirken sararıp hasat edilme zamanları gelivermiş. İnsan dostlarına faydalı olacakları için çok heyecanlı olan pirinçler kabuklarından sıyrılmayı apayrı bir dünyayla tanışmayı dört gözle bekliyorlarmış. Bu bilmedikleri dünya ile ilgili birbirleriyle konuşuyor, hatta sudaki hayvan dostlarından, dallarına konan her türlü kuş ve böcekten bile fikirler alıp daha da çok seviniyorlarmış.

Ama bizim tatlı pirinçlerimiz kabuklarından ayrılıp da çuvallara doldurunca kendilerini pek bir yalnız hissetmişler. Güneşe, havaya ve diğer dostlarına uzak oldukları için ne yaptıkları söyleşilerden zevk alıyorlarmış ne de kendi aralarında oynadıkları oyunlardan… Bir süre sonra başlamışlar ağlamaya…

Seslerin nereden geldiğini önce anlayamayan çiftçi teyze ve amca merakla önce evin bahçesine sonra çeltik tarlalarına bakmışlar. Bir şey göremeyince bakmaya devam etmişler. Çünkü hala ağlama sesleri devam ediyormuş. Ambara girdiklerinde pirinç çuvallarında gelen sesleri duymuşlar ve ne olduğunu sormuşlar.

Çocukları büyüdüğü halde yetiştirdikleri bitkileri kendi çocukları gibi gören çiftçi teyzemiz pirinçleri alıp yıkamış ve süzülmeye bırakmış. Sonra bahçeye çıkıp asmadan yapraklar koparmış. Onları da taze soğanları da dereotu ve naneyi de bir güzel yıkamış. Kuru soğanından, yenibaharına, karabiberden tarçınına, tuzuna kadar birçok baharat ekleyip lezzetli mi lezzetli dolmalar sarmaya başlamış. Dolmalar sarılırken bütün malzemeler çoktan kaynaşmış ve neşeyle oyunlar oynamaya başlamışlar bile…

O gün bugündür pirinçler kendilerini yalnız hissetmesinler diye hemen her yemeğe katık edilir. Pirinç pilavlarının bile çeşitli malzemelerle süslenmiş olanları tercih edilir. Böylece hem çok lezzetli, hem çok besleyici hem de çok mutlu yemekler pişirilmiş olur.



Ayıplı Dolma*
(Tarif; Dedemin Sofrası Büyükada Yemekleri – Selin Kutucular)

Malzemeler

• 2 su bardağı pirinç
• 10 demet taze soğan, yeşil kısımlarıyla beraber
• 1 demet taze nane veya 1 çorba kaşığı kuru nane
• 1 demet dereotu
• 2 çay bardağı zeytinyağı
• 1 kuru soğan
• 2 tatlı kaşığı tuz
• 10 tatlı kaşığı şeker
• 1 tatlı kaşığı tarçın
• 1 tatlı kaşığı yenibahar
• ½ tatlı kaşığı karabiber
• 750 gr taze yaprak

Yapraklar yıkanır. Kaynar tuzlu suda 5 dakika kadar haşlanır. Taze soğanlar incecik kıyılır. Kuru soğan ince rendelenir. 2 tatlı kaşığı tuzla bütün soğanlar yoğrulur. Pirinç, ince doğranmış nane, dereotu, baharatlar, şeker ve 1 çay bardağı zeytinyağı içine katılır. Bütün malzeme iyice karıştırılır. Pirinçler pişebilsin diye yapraklar sarılırken içi çok doldurulmaz. Tencerenin dibine bir çay bardağı zeytinyağının yarısı konur. Dolmalar yerleştirilir. Üzerine kalan zeytinyağı gezdirilir. 4 su bardağı su konur. Tabak kapatılarak orta ateşte pişirilir. Afiyetle yenir : ) Eğer yapraklar benimkinde olduğu gibi artarsa suyu iyice süzülüp dondurucuya kaldırılabilir.

*Selin Kutucular’ın dedesi bu dolmayı kolay bulduğu için ayıplı dolma dermiş.

19 yorum:

  1. Ellerinize saglik,cok severim,bi ismiyle ilk defa duyuyorum,benimde aklima düsürdünüz ilk firsatta yapmam lazim,tesekkürler tarif icin ikinizede...

    YanıtlaSil
  2. teşekkür ederim, ev ahalisi seviyor bu dolmaları hele bir de güzel yaprakla sarıldı mı deymeyin keyfimize : =)

    YanıtlaSil
  3. Harika olmuş, ellerinize sağlık ben de çok severim. Öyle de güzel anlatmışsınız ki... Ziyarete her zaman beklerim, sevgiler:)

    YanıtlaSil
  4. Çok hoş olmuş,ellerine sağlık. Ziyaretlerine ve zarif yorumlarınada gönül dolusu teşekkürlerrr..Sevgi ile öpüyorum.....

    YanıtlaSil
  5. ellerine sağlık yemek güzel yazı güzel daha ne olsun..

    YanıtlaSil
  6. Çok güzel olmuş. Ellerine sağlık.

    YanıtlaSil
  7. Tadı da mutlaka güzeldir ama ben masalına bayıldım :)
    Sevgiler,
    Günay

    YanıtlaSil
  8. Ballı Cimcime, Annemineli;çok teşekkür ederim. diğer mutfaklara, günlüklere göz atmak çok keyifli oluyor görüşmek üzere ...

    Ceylan; yazıyı da beğenmene sevindim, çok teşekkürler

    çeşnici Handan; çok teşekkür ederim

    Günaycım masalın hoşuna gitmesine sevindim insan her zaman akıcı yazamayabiliyor çünkü
    : =) teşekkürler

    YanıtlaSil
  9. Hosgeldin Mine,

    Sen benim ilk blog misafirimsin. Degerlisin. Blog un ve tariflerin cok guzel.

    Sefgiler
    Ada kiz ve Cigdem

    YanıtlaSil
  10. Oğlak kızları; teşekkür ederim

    YanıtlaSil
  11. ellerinize sağlık nefis görünüyorlar

    YanıtlaSil
  12. arzu-mutfaktaki rüya-10 Haziran 2010 10:45

    çok güzel bir anlatım.bir solukta okudum.bayıldım.bloğuma yaptığınız yorumlarlada beni onure ettiniz.kitaplarla da çok ilgili biri olarak sayenizde yeni kitap ve yazarlarla tanışacağımı düşünüyorum.çok teşekkürler.görüşmek dileğiyle

    YanıtlaSil
  13. Basittarifler; çok teşekkürler

    Arzu; çok teşekkür ederim masalımın da sevilmesi çok hoşuma gidiyor,sevgiler

    YanıtlaSil
  14. inanılmazzz birileri daha önce bana böyle masallarla,roman kahramanlarının hikayeleri ile yemek yapılabilir deseydi eminim mutfakta bu kadar beceriksiz olmazdım...
    ellerine,emeğine sağlık

    YanıtlaSil
  15. güzel sözlerin için çok teşekkür ederim, çok tatlısın
    herkes birilerine göre mutfakta beceriksiz galiba : =))) çünkü ben de bizim evin lezzet radarlarından çok çekiyorum : =)

    YanıtlaSil
  16. yemek yemeyen çocuklara masal niyetine bu yazdığını okusalar sanırım tüm sorunlar çözülür. bu arada dolmalar bir harika yemek istedim şimdi=)

    YanıtlaSil
  17. Tam öğlen vakti veee karnım inanılmaz aç:) Sarmaya bayılırım. Ellerinize sağlık. Olsa da yesemmm:)

    YanıtlaSil
  18. mademoiselle; teyzem de aynı şeyi söylüyor belki de: ) teşekkür ederim

    özlem; bir dahakine bir tabak ayırıyorum :)

    YanıtlaSil
  19. Ayıplı mayıplı anlamam, muhteşem gözüküyor. Halbuki az önce yemekten geldim ama ağzım sulandı resmen, olsa bir tabak yerim şimdi :))) Ellerinize emeğinize sağlık........

    YanıtlaSil

LinkWithin

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...