Pirinçler yetiştikleri çeltik tarlasında mutluluk içinde oyunlar oynayıp, sabahlara kadar yüzüp eğlenirken sararıp hasat edilme zamanları gelivermiş. İnsan dostlarına faydalı olacakları için çok heyecanlı olan pirinçler kabuklarından sıyrılmayı apayrı bir dünyayla tanışmayı dört gözle bekliyorlarmış. Bu bilmedikleri dünya ile ilgili birbirleriyle konuşuyor, hatta sudaki hayvan dostlarından, dallarına konan her türlü kuş ve böcekten bile fikirler alıp daha da çok seviniyorlarmış.
Ama bizim tatlı pirinçlerimiz kabuklarından ayrılıp da çuvallara doldurunca kendilerini pek bir yalnız hissetmişler. Güneşe, havaya ve diğer dostlarına uzak oldukları için ne yaptıkları söyleşilerden zevk alıyorlarmış ne de kendi aralarında oynadıkları oyunlardan… Bir süre sonra başlamışlar ağlamaya…
Seslerin nereden geldiğini önce anlayamayan çiftçi teyze ve amca merakla önce evin bahçesine sonra çeltik tarlalarına bakmışlar. Bir şey göremeyince bakmaya devam etmişler. Çünkü hala ağlama sesleri devam ediyormuş. Ambara girdiklerinde pirinç çuvallarında gelen sesleri duymuşlar ve ne olduğunu sormuşlar.
Çocukları büyüdüğü halde yetiştirdikleri bitkileri kendi çocukları gibi gören çiftçi teyzemiz pirinçleri alıp yıkamış ve süzülmeye bırakmış. Sonra bahçeye çıkıp asmadan yapraklar koparmış. Onları da taze soğanları da dereotu ve naneyi de bir güzel yıkamış. Kuru soğanından, yenibaharına, karabiberden tarçınına, tuzuna kadar birçok baharat ekleyip lezzetli mi lezzetli dolmalar sarmaya başlamış. Dolmalar sarılırken bütün malzemeler çoktan kaynaşmış ve neşeyle oyunlar oynamaya başlamışlar bile…
O gün bugündür pirinçler kendilerini yalnız hissetmesinler diye hemen her yemeğe katık edilir. Pirinç pilavlarının bile çeşitli malzemelerle süslenmiş olanları tercih edilir. Böylece hem çok lezzetli, hem çok besleyici hem de çok mutlu yemekler pişirilmiş olur.
Ayıplı Dolma*
(Tarif; Dedemin Sofrası Büyükada Yemekleri – Selin Kutucular)
Malzemeler
• 2 su bardağı pirinç
• 10 demet taze soğan, yeşil kısımlarıyla beraber
• 1 demet taze nane veya 1 çorba kaşığı kuru nane
• 1 demet dereotu
• 2 çay bardağı zeytinyağı
• 1 kuru soğan
• 2 tatlı kaşığı tuz
• 10 tatlı kaşığı şeker
• 1 tatlı kaşığı tarçın
• 1 tatlı kaşığı yenibahar
• ½ tatlı kaşığı karabiber
• 750 gr taze yaprak
Yapraklar yıkanır. Kaynar tuzlu suda 5 dakika kadar haşlanır. Taze soğanlar incecik kıyılır. Kuru soğan ince rendelenir. 2 tatlı kaşığı tuzla bütün soğanlar yoğrulur. Pirinç, ince doğranmış nane, dereotu, baharatlar, şeker ve 1 çay bardağı zeytinyağı içine katılır. Bütün malzeme iyice karıştırılır. Pirinçler pişebilsin diye yapraklar sarılırken içi çok doldurulmaz. Tencerenin dibine bir çay bardağı zeytinyağının yarısı konur. Dolmalar yerleştirilir. Üzerine kalan zeytinyağı gezdirilir. 4 su bardağı su konur. Tabak kapatılarak orta ateşte pişirilir. Afiyetle yenir : ) Eğer yapraklar benimkinde olduğu gibi artarsa suyu iyice süzülüp dondurucuya kaldırılabilir.
*Selin Kutucular’ın dedesi bu dolmayı kolay bulduğu için ayıplı dolma dermiş.
Ellerinize saglik,cok severim,bi ismiyle ilk defa duyuyorum,benimde aklima düsürdünüz ilk firsatta yapmam lazim,tesekkürler tarif icin ikinizede...
YanıtlaSilteşekkür ederim, ev ahalisi seviyor bu dolmaları hele bir de güzel yaprakla sarıldı mı deymeyin keyfimize : =)
YanıtlaSilHarika olmuş, ellerinize sağlık ben de çok severim. Öyle de güzel anlatmışsınız ki... Ziyarete her zaman beklerim, sevgiler:)
YanıtlaSilÇok hoş olmuş,ellerine sağlık. Ziyaretlerine ve zarif yorumlarınada gönül dolusu teşekkürlerrr..Sevgi ile öpüyorum.....
YanıtlaSilellerine sağlık yemek güzel yazı güzel daha ne olsun..
YanıtlaSilÇok güzel olmuş. Ellerine sağlık.
YanıtlaSilTadı da mutlaka güzeldir ama ben masalına bayıldım :)
YanıtlaSilSevgiler,
Günay
Ballı Cimcime, Annemineli;çok teşekkür ederim. diğer mutfaklara, günlüklere göz atmak çok keyifli oluyor görüşmek üzere ...
YanıtlaSilCeylan; yazıyı da beğenmene sevindim, çok teşekkürler
çeşnici Handan; çok teşekkür ederim
Günaycım masalın hoşuna gitmesine sevindim insan her zaman akıcı yazamayabiliyor çünkü
: =) teşekkürler
Hosgeldin Mine,
YanıtlaSilSen benim ilk blog misafirimsin. Degerlisin. Blog un ve tariflerin cok guzel.
Sefgiler
Ada kiz ve Cigdem
Oğlak kızları; teşekkür ederim
YanıtlaSilellerinize sağlık nefis görünüyorlar
YanıtlaSilçok güzel bir anlatım.bir solukta okudum.bayıldım.bloğuma yaptığınız yorumlarlada beni onure ettiniz.kitaplarla da çok ilgili biri olarak sayenizde yeni kitap ve yazarlarla tanışacağımı düşünüyorum.çok teşekkürler.görüşmek dileğiyle
YanıtlaSilBasittarifler; çok teşekkürler
YanıtlaSilArzu; çok teşekkür ederim masalımın da sevilmesi çok hoşuma gidiyor,sevgiler
inanılmazzz birileri daha önce bana böyle masallarla,roman kahramanlarının hikayeleri ile yemek yapılabilir deseydi eminim mutfakta bu kadar beceriksiz olmazdım...
YanıtlaSilellerine,emeğine sağlık
güzel sözlerin için çok teşekkür ederim, çok tatlısın
YanıtlaSilherkes birilerine göre mutfakta beceriksiz galiba : =))) çünkü ben de bizim evin lezzet radarlarından çok çekiyorum : =)
yemek yemeyen çocuklara masal niyetine bu yazdığını okusalar sanırım tüm sorunlar çözülür. bu arada dolmalar bir harika yemek istedim şimdi=)
YanıtlaSilTam öğlen vakti veee karnım inanılmaz aç:) Sarmaya bayılırım. Ellerinize sağlık. Olsa da yesemmm:)
YanıtlaSilmademoiselle; teyzem de aynı şeyi söylüyor belki de: ) teşekkür ederim
YanıtlaSilözlem; bir dahakine bir tabak ayırıyorum :)
Ayıplı mayıplı anlamam, muhteşem gözüküyor. Halbuki az önce yemekten geldim ama ağzım sulandı resmen, olsa bir tabak yerim şimdi :))) Ellerinize emeğinize sağlık........
YanıtlaSil