“Ama … ama … siz Müslüman’sınız”
diyen bir başlıkla okumaya başladığım bir yazı ve daha önce hiç düşünmediğim
bir konuyla karşı karşıya bırakan bir kitap. Bu aralar elimde kitap okumaetkinliğinin yasaklanmış kitaplar şıkkı kapsamında okuduğum Günaha Son Çağrı
vardı.
İran asıllı uzmanlık alanı dinler
tarihi olan yazar Reza Aslan’ın yazdığı bir kitap Amerika’da tutucu çevrelerce
oldukça tepki çekiyor. İslamiyet hakkında bazen hakarete varan yazılar yazan ya
da sözler sarfeden kendileri değilmişcesine üstelik. Televizyondaki röportajı
izlerken, uzmanlık alanı dahilinde her konuda yazdığının, Hz İsa’nın da bunlardan biri olduğunun sürekli
altını çizen yazarın sabrına hayran kalmadım desem yalan olur. Öte yandan
tutucu sunucunun bu tavrı insanların Reza Aslan’ı tanıyarak kitabı merak
etmelerine neden olmuş. Kendi deyimiyle bu sayede satış listelerinde J.K.Rowling’i
bile geçmiş.
Araştırdığımda daha çok Martin
Scorsese’nin filmine dair bilgi bulduğum Günah’a Son Çağrı, Hz. İsa’nın, Hz Meryem’in,
havarilerin insan olan yönlerine, duygularına ve yaşadıklarının o yönde
değerlendirilmesine dair bir roman. Dedim ya benim daha önce düşünmediğim bir
konu. Kudüs’ün o dönem Romalılar’ın yönetiminde olduğunu da yeni öğrendim desem
yeridir. Biraz ağır ilerlese de sonunu tabii ki bilsem de gerek cümleleri,
gerek konusuyla aklımda yer edecek romanlardan olacak Günaha Son Çağrı…
“Günah’a Son Çağrı’yı yazdığım
gündüz ve geceler boyunca, İsa ile birlikte Golgota Tepesi’ne çıkarken duyduğum
dehşeti, hayatını ve ölürken çektiği acıları yaşarken duyduğum yoğunluğu,
anlayışı ve sevgiyi başka hiçbir zaman duymadım. İçimi kemiren bu duyguları ve
insanlığın büyük umudunu yazarken gözlerim dolu dolu oldu heyecandan. İsa’nın
kanının bu denli acı ve tatlı olarak yüreğime aktığı olmamıştır hiç. (…) İsa’nın
hayatının her anı, bir çatışmadır, bir zaferdir. Basit insan zevklerinin
yenilmez, büyüleyici niteliğine üstün gelmiştir; ayartılışlara karşı
direnmiştir; bedenini sürekli olarak ruhsallaştırmış, sonunda göğe
yükselmiştir. Golgota Tepesi’ne varmış ve çarmıha çıkmıştır.(…) Bu kitap bir
hayal hikayesi değildir; mücadele eden herkesin itirafıdır. Yayımlamakla ödevimi
yerine getirdim; hayatta çok acı çekmiş, büyük umutları olan birinin ödevini.” NikosKazancakis…
Arka Kapak.
Hımmm hiç haberim yoktu bu kitaptan. Artık büyük şehirli değilim ya.
YanıtlaSilSağol.
İlginç gözüküyor.
Kitapkurdu anne
:) en güzeli : )
Sil