Yaramaz mı yaramaz meraklı mı meraklı havuçlar topraktan başlarını çıkarır çıkarmaz hevesle etraflarına bakmaya başlarlar, her şeyi öğrenmek isterlermiş. Kendi kendilerine ve tabii ki annelerinin izniyle keşif gezileri düzenler, bilmedikleri ne varsa sorup büyüklerine anlattırırlarmış.
Bu gezilerinden birinde meraklı havuçlar tavşan ailesiyle karşılaşmışlar. Hızlı mı hızlı, akıllı mı akıllı, kalabalık mı kalabalık olan tavşan ailesi kendi hızlarına yetişecek ve kendilerine enerji verebilecek bir sebzeyle karşılaştıkları için çok sevinmişler. Üstelik havuçlar sayesinde her şeyi daha iyi görmeye başlamışlar. İştah açıcı renkleriyle havuçlar ve tavşanlar ömür boyu hep dost kalmışlar.
Bu enerjik ve meraklı halleriyle insan dostlarının mutfağında da oradan oraya koşuşturarak çiftçi teyze ve amcalarını gülümseten havuçlar, her türlü yemeğe ve salataya girerek değişiklik tatlarla karışmaya da bayılırlarmış. Günlerden bir gün bizim meraklı afacanlar konuklar için yapılan zeytinyağlı fasulye ve yaprak bezelyeye insan dostlarından habersiz girivermişler. Durumu yemek piştikten sonra fark eden ve şeker gibi tatlarıyla yemeği daha da güzelleştirdiklerini söyleyen insan dostları havuçlara teşekkür etmişler. Sofradaki misafirler de meraklı yaramaz havuçlarla yapılan yemekleri afiyetle ve mutlulukla yemişler.
Havuçlar şeker gibi tatları, mideyle olan dostlukları, vitamin deposu olmaları nedeniyle herkesle dost olarak, her yemeğe karışıvererek, dünyadaki her şeyi öğrenmeye çalışarak mutlu bir hayat sürmeye devam etmişler.
çok güzel:)
YanıtlaSilMinecim ellerine sağlık, yazı bu yüzden seviyorıum hiç eksik olmuyor sofralardan zeytinyağlılar :)
YanıtlaSilEllerinize sağlık...
YanıtlaSilzeytin; teşekkür ederim
YanıtlaSilbukadar güzelmi tarif edilir yemekler cok tatlisin:))
YanıtlaSilbetül; çok teşekkür ederim çok naziksin : )
YanıtlaSil