11 Aralık 2012 Salı

Gönül Meselesi - Tuna Kiremitçi



“Şu hayatta herkesin özlediği bir İstanbul vardı; hatta onu daha önce hiç görmemiş olanların bile. Ama İstanbul kimseyi umursamadan yola devam ediyor, asla geriye bakmıyordu. Sanılanın aksine, kitabında nostalji yoktu İstanbul’un. O, bir şimdiki zaman şehriydi. Arda yokken de değişmeye, büyümeye, süsler ve yaralar edinmeye devam etmişti.” (Sayfa 18)


Kitabın başlarında bu cümlelere takılıp kaldım. Geçen ayki ziyaretimiz sırasında  “İstanbul’u hiç özlememişim” diye düşünmemden sonra gizliden özlemiş miyim yoklarken yakaladım kendimi. Hani yeni, ufak bir seyahat hoş olabilir belki diye. Onun dışında sadece mekan olarak yer alıyor bu güzel şehir kitapta.

Konu bugünlerin popüler bir konusu olunca tam kolay okunan, bildik bir hikaye diye devam ederken, geçmişle bağlantılar, olay örgüsü, kendime sorduduğu sorularla hoş bir hal almaya başladı. Ve merakla, elimden düşürmeden, bitiriverdim. Umarım hediye göndereceğim kitapsever de benim gibi keyifle okur bu kitabı.

““Şu hayatta anan hayattaysa yalnız değilsin,” demişti. “Çünkü dünyaya gelişinle aranda hala bağ vardır. Mesela ben annemle iki yıldır küsüm ama ne zaman yalnız hissetsem onu düşünüyorum. Bağın varlığını hissetmek insana iyi geliyor.” (Sayfa 169)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

LinkWithin

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...